Malum virüs münasebetiyle günlerdir evdeyiz. Evde günler zor geçiyor... Ama her ne olursa olsun hastanede olmaktan, bir yakınımın hasta olmasından ya da bir kayıp yaşamaktan iyidir diyorum, hamd ediyorum.
Evde olmak mı beni yoran yoksa belirsizlik mi bilemiyorum...
Geçip giden günler saatler, normalde yani virüsten önce mümkün değil duramam, duvarlar üstüme üstüme geliyor derken şimdi evdeki koltuklarla, beyaz eşyalarla konuşur hale geldim :) Tabi çocuklardan fırsat bulursam :))
Eski fotoğraflara bakıyorum, özgürlüğün tadını yeterince çıkarmış mıyım acaba? Yoksa özgürlüğümün kıymetini mi bilmemişim...
Çokça düşüneyim, felsefe yapayım, kendimi hayatımı sorgulayayım diye bir derdim yok tabi! Zaten vakit de yok hala bunca olana rağmen!! (şükürsüzlüğe balar mısınız) Yok yok her şey var, şükürler olsun.
Sadece özel olarak düşünmeye, sorgulamaya vakit harcamadım.
Şu günlerin geçeceğini biliyorum. Neler geçmedi ki...
İlk günler bir elimde süpürge diğerinde...
30 Mart 2020 Pazartesi
19 Mart 2020 Perşembe
en pratiğinden kelle paça çorbası
Bazıları çok ama çok sever bazıları ise kokusundan dahi tiksinir! Arası yoktur yani: kelle paça çorbası... Birkaç yıldır eşim çok sever, sabahları bile erkenden kalkar gider Paçacı Mahmut / Fatih’e; hatta çocuklara da içirir. Neyse ki çocuklar da seviyor tadını...
Hastalıklara karşı koruyucu, bağışıklık sistemini güçlendirici bu mucize besini eğer çocuklarım ve eşim seviyorsa ben neden yapmayayım diyerek yola çıktım. İlk işim Hamide hanıma sormak oldu paça çorbası biliyor musunuz? Birkaç tarif araştırarak mahallemizin sakatat uzmanına gittim. Kelle etini ve paçaları temizleyerek düdüklüde haşlamak Hamide hanımın işi geri kalan da benim şeklinde ilerleyerek bugünlere geldik.
* 4 adet paça
* Bir el büyüklüğünde kelle eti
* 2 bütün soğan ve sarımsak
Paça ve kelle eti temizlenerek düdüklüde en az 2 saat pişiyor. Tel süzgeçle süzüyor ve suyumuzu ayrı bir kaba alıyoruz. Düdüklüye koyduğumuz soğanlar - bütün halde- kaynarken kokmasını önlüyor ya da kokuyu minimuma indiriyor diyelim.
Kelle...