29 Mayıs 2019 Çarşamba

yazlık ayakkabı alışverişi yaparken dikkat

Yazlık alışverişi yapmadan önce havalar iyice ısınınca yaptığım ilk şey kışlıkları kaldırmak ve yazlıkları çıkarmak olur. Böylece geçen yazdan kalan ve hala çocuklara olan giyecekleri tespit etmiş olurum. Onlar geçen yazın kıyafetlerini özlemiş ve onları yeni gibi giyerken mağazalarda ilk indirimler olur ve ben de böylece yazlık alışverişini yavaş yavaş yaparım. Tabi bu arada ikinci indirimler devreye girer :)))

igor sandalet kullanıcı yorumları


Ne kadar da tutumlu bir anneyim öyle değil mi:) Ama konumuz bu değil, konumuz geçen yazdan kalan ama artık olmayan giyecekler! Yani ayakkabılar!!! En çok kullanılan, çabucak küçülen (ancak bir sezon giyilen) parçalardan olan ayakkabılarda böyle tutumlu olup indirim falan bekleyemiyorum açıkçası... En kullanışlı, konforlu, ayak gelişimine ve sağlığına uygun marka ve modelleri tercih ediyorum. 

anne tavsiyesi


Bu yaz da, geçen yaz olduğu gibi mis gibi hava aldıran, kanserojen içermeyen, çocukların rahat edeceği modellerden seçim yaptık. İgor sandaletleri hem Bade'ye hem Berke'ye kullanıyorum. Çocuklar hem tatilde hem de yazın günlük hayatta rahat ediyor. Berke için geçen sene olduğu gibi bantlı bir model tercih ederken sarı rengi seçtik. Evet seçimi biz yaptık çünkü Berke ayakkabı ya da kıyafet denemeye karşı epey bir tepkili! Bu kış spor ayakkabı alırken neler çektik bilemezsiniz :) Ayakkabı denemeyi reddediyor ve yeni ayakkabıyı asla kabul etmiyor! Ta ki eski ayakkabı birden gizemli bir şekilde ortadan kayboluncaya kadar :)) Burada da bizim üstün zekamız devreye giriyor anladığınız üzere... 
Berke için seçtiğimiz model altta, Bade de kendi favorisini gösteriyor. 

igor sandalet


igor yazlık ayakkabı


Bade için ise rahatlık kadar önemli olan görsellik tabi ki. İgor çeşitlerini her zaman en bol gördüğümüz mağaza Bahçeşehir Brandcity mağazasında beğendiği modelleri denedi. Berke ne kadar uzaksa bu işlere, Bade o kadar seviyor. Pembe, bantsız ve tabanı çıkabilen bir modeli seçti bu yaz. Hatta mağazadan çıkarken yeni ayakkabılarını giydi bile.  Fiyonklu model, Bade'nin geçen yaz giydiği igor modeli, gri rengi almıştı, bu sene de var, kesinlikle çok kullanışlı, hem şık hem spor. Bu yaz Bade'nin seçtiği modeli ise aşağıdaki fotoğrafta görebilirsiniz. Spor ayakkabıları çıkarıp çoraplarla giydi ilk gün :)

blogger anneler


Ayakkabı alırken dikkat:

  • Ayak ölçümü yaparak alışverişe başlamanızı tavsiye ederim. Birkaç saniye içinde mağazadaki aparatla ölçüm yapılıyor.
  • Küçük numaralı ayakkabı almak kadar çocuğun ayağına büyük ayakkabı almak da zararlı, unutmayın.
  • İçinde rahat hissettiği ve önünde uygun miktarda boşluk olan ayakkabıyı çift olarak giyerek mağaza içinde gezinmesini ve biraz vakit geçirmesini izleyebilirsiniz.  


Sadece yaz için değil, sonbahar ve kış için de yağmur çizmelerini severek kullandığımız İgor modelleri her sezonun ilk alışveriş hedefi oluyor haliyle... Bir anne tavsiyesi olarak, sağlam, ıslandığında -tatilde vs- çabucak kuruyan, ayaklara hava aldıran, temiz malzeme, kaliteli, konforlu ve en önemlisi ''acıtmayan'' igor sandaletleri her yaz alışveriş listenizin başına ekleyin derim. Pek çok çocuk mağazasında ulaşabileceğiniz gibi online alışveriş sitelerinden de inceleyebilirsiniz. 



13 Mayıs 2019 Pazartesi

İştahsız çocuk annesi olmak

Çocuğunun peşinde tabak kaşık koşan anneler vardır ya! Onları bir hayal edin lütfen, belki annelik hayatınızın içinde birkaç kez ya da pek çok kez siz de koşturdunuz, o tabak bitecek diyerek... Her zaman koşturduğumu söyleyemem ama bu rüzgara ben de kapılıyorum sık sık! Çünkü çocuklarım pek bir şey yemiyor, yemek yemeyi sevmiyorlar...  İşte ben de bu satırları böyle bir ruh halinde yazıyorum. Sebzelerle, meyvelerle, et, balık, kemik suyuyla beslemek istiyorum; türlü türlü tarifler ama yok! Bu akşam da dün akşam gibi düşünüyorum: “çocuklar neden yemek yemek istemez”

Zorlayarak ya da ısrarla bir şey yapmıyorum elbette. Benim yöntemim alternatif sınmak! Mesela kabak, karnabahar yemiyorlarsa köftenin içine katıyorum. Brokoli yemiyorlar, mercimek çorbasına ekliyorum. Alternatif tarifler, katıp karıştırmalar, güzelce sunumlar, acıkmalarını beklemeler derken sonuç her zaman istediğim, hayal ettiğim gibi olmuyor... Yine bugünümüze şükür diyeyim Bade Berke kadarken daha zor yerdi, hem porsiyonları hem öğünleri daha azdı. Yine de çözemiyorum hala neden yemek yemek istemezler???


Mesela Bade yemek ve uyku ile o kadar uzak ki “daha dün akşam yemek yedik, niye şimdi kahvaltı yapıyoruz ki” diyor!!!! Ya gerçekten bunu söylüyor ve söylediğinden de emin:)))
Ben ise akşam yatarken kahvaltıda ne yesem diye düşünüyorum:)))))
Sizce enteresan olan hangimiz???

Sizinkiler nasıl, merak ediyorum? Bir tek benim çocuklarım mı yeniyor? Ben mi yemek pişiremiyorum??? Anne acıktım diyorlar mı???
Ha bir de dip not: arkadaşımla çocukların iştahsızlığını konuşurken söylemişti; oğlu gece rüyasında “yemeyeceğim” diye sayıklıyormuş!! Var mı sizde de böyle anılar, hadi yazın.