Sarah Jio’dan okuduğum ikinci kitap ‘Gündüzsefası’ kitap yorumumla buradayım. Bir solukta okuduğum beni hayallere sürükleyen, Seattle’da yüzen ev kira fiyatlarına baktıran bu kitap da çok beğendiklerim arasına girdi bile.
Yazarın daha önce Böğürtlen Kışı kitabını okumuştum. Geçmiş ve şimdiki zaman eş zamanlı ilerliyordu kitapta, bu kitabında da yine geçmişten izler var.
Geçmişinden ve anılarından biraz olsun uzaklaşmak kendine gelmek için Seattle’da bir yüzen ev kiralayan Ada Santorini burada bir sandık ve içinde gelinlik, tarif defteri, fotoğraflar buluyor. Bir yandan araştırmalarına devam ederken bir yandan da bir gönül ilişkisine giriyor. Tesadüfe bakın sandığın sahibi de onun yakınlaştığı kişinin evinin eski sahibi. Kurgu şahane. Yazarın bu kitabı hazırladığı sürede gerçekten o evde kaldığını okudum. Bahsettiği market, restaurant hepsi gerçekte varmış. YouTube üzerinden bu yüzen ev caddesini de inceledim.
Seattle’da bir yüzen ev kiralamak hakkında araştırma bile yaptım. Malum dolar kuru, yol parası derken alternatif araştırdım tabi. Hollanda’da, Makedonya’da ve tabi Türkiye’de de yüzen evler varmış. Çok daha düşük maliyetli olur Seattle’a göre değil mi :)
Kitabın 1950’li yıllarda yaşamış olan kahramanı Penny’nin kitapta bir de kurabiye tarifi vardı. Kitabı bitirince bu tarifi yapıp kurabiye-kitap konseptinde bir fotoğraf çekmeyi planlamıştım ama sonra zaman geçince tarifi yapmaktan vazgeçtim. Araya seyahat girince hevesim kaçtı galiba :)
okudum evet yaa yüzen ev ne güzel olurdu :) jio hep mutlu ediyo romanlarıyla :)
YanıtlaSil