8 Ekim 2021 Cuma

Veba Geceleri okudum bitti

Yaz başı merakla okusam okusam dediğim kitabı yaz sonu bir komşum bana okumam için verdi. Sohbet sırasında Orhan Pamuk Veba Geceleri kitabını çok merak ediyorum demiştim, o da ben okuyorum ama 'bir türlü gitmiyor, çok sevmedim' demişti. Keşke okumasaydım dediğim bir kitap oldu...

Veba Geceleri okudum bitti


Orhan Pamuk klasik tarzını mutlaka biliyorsunuz, burada detaylandırmaya gerek görmüyorum. Hayatımıza bu ismi lazım değil virüs girdiğinden beri sokağa çıkma yasakları, salgın önlemleri hepsini derinden yaşadık. Tarihte de veba salgını olduğu sırada Osmanlı topraklarına ait bir adada geçen olayların anlatıldığı kitapta hem tarih hem entrika hem de 'düşmanlık' bir arada anlatılıyor. Hani 'içim şişti' deriz ya kitabı her elime aldığımda benim de içim şişti... 

Sanki bu dönemde hemen çıksın, satış rekorları kırsın diyerek alelacele yazılmış olabilir mi diye de düşündüm açıkçası. Orhan Pamuk kalemi mi acaba düşündürdü.

Tarih kitabı desem değil, tarihi bir roman desem hiç değil...

Ben tabi ki bir edebiyat eleştirmeni değilim. Kendi halinde sıradan bir okurum. Ancak müslümanlara, Osmanlı'ya bu kadar da olumsuz duygu yansıtılmış olması bana biraz tuhaf geldi. Minger'deki yasaklara müslümanlar uymuyor peki adanın kalanı ne yapıyor? Bence kitapta biraz abartılı anlatımlar yapılmış. 

İlk yarısında çözmeye çalıştığımız cinayet vs sürükleyici iken ikinci yarısında olaylar bambaşka bir boyuta geçti.

Orhan Pamuk kalemini tekrar düşündürttü bana, Kızıla Boyalı Saçlar'ı çoook severek okumuştum. 

Siz bu kitabı okudunuz mu?

Nasıl hissettirdi size?




1 yorum:

  1. okumadım okumam da zaten bütün kitaplarını benim adım kırmızı hariç yarım bıraktım artık denemiyorum bile...

    YanıtlaSil

Yorum yazan eller dert görmesin..